Başarılı kuruluşların hepsi bir değişimden geçiyor. Değişimi fırsat olarak gören bununla yeni pazarlara açılan dolayısı ile hissedarlarının yüzünü güldüren değişimi yaşayan şirketler olduğu gibi direnen ve sonrasında yok olan kuruluşlar da var. Değişimde sona kalan dona kalıyor, doğanın kanunu bu.
Değişim farklı biçimlerde, renklerde ve kokularla geliyor, ister yıkıcı teknoloji olsun, ister hukuki gereksinim olsun, ister uyumluluk olsun değişim hiç beklemedik anda beklenmedik biçimde karşımıza çıkıyor. Günümüzde fikir haklarında da değişim gözlemleniyor. Kısaca Fikri ve Sınai Mülkiyet kanunları ve kararnameleri yurtdışında değişim gösteriyor. Burada da başarılı şirketler bu değişimleri alıp içinde sindirecek ve buna uyumlu hale gelerek diğerlenin önüne geçecek.Dünyanın yeni yönü daha az patent davası, daha fazla fikri mülkiyet hakları (IP) koruması ile ürünlerin zenginleştirilmesi dolayısı ile satın alma ve birleştirme sürecinde ellerini daha kuvvetli hale getirilmesi olarak gelişiyor.
Peki Fikri Mülkiyet Haklarının yönetimi bu noktada nasıl tanımlanmalı, kurumun bu konudaki felsefesi, amacı, eylem planı ne olacak? Her işte olduğu gibi burada da şirketin planları ve stratejisi ile uyumlu bir yönetim planı nasıl kurgulanacak? Kurum Fikri Mülkiyetlerini, ticari sırlarını, alameti farikasını vs nasıl koruyacak bundan nasıl para yapacak? Fikri Mülkiyet davalarını kim nasıl açacak bunlardan nasıl gelir elde edilecek? Fikri Mülkiyet Hakları satışları artıracak bir araç nasıl kullanacak? Fikri Mülkiyet Haklarını kullanarak diğerlerinin Pazara girmesi nasıl engellenecek? Çalışanların bu yönde düşünmeleri ve çalışmaları nasıl teşvik edilecek? Fikri Mülkiyet konusunda satış, Pazarlama, araştırma ve hukuk birimleri nasıl kolkola çalışacak?
Öyle ya da böyle kuruluşlar işin başından itibaren IP yönetimlerini planlamalı buna göre ilerlemeli. Tamamen IP ye odaklanıp, yönetmek de mümkün IP yi gözardı edip büyümek de. Neyin patentlenebilir neyin patentlenemez olduğu konusunda derinlemesine bilgi sahibi olmadan yola çıkılmamalı yoksa ortalık hiç bir işe yaramayan patentlerle dolar. Maliyetler hayli artar, bu noktada dimyata prince giderken evdeki bulgur da azalabilir.
Sonuç olarak Fikri mülkiyet haklarının yönetimi sıradan bir iş değildir, iyi bir plan ve bu yolda uzun soluklu bir yürüyüşü gerektirir.
Yorumlar
