Kuzey Işıkları diye de bilinen Aurora Borealis, Arktik ve Antarktik bölgelerinde gözlemlenen bir doğal ışık fenomeni. Bu fenomen Güneş’de oluşan fırtınalar yüzünden meydana gelen ışınımların Dünya’nın magnetosfer alanına çarması ile oluşuyor. Yoğun Güneş ışınımları atmosferin üst katmanlarına çarptıkça elektron ve proton kaybediyorlar; kayıp aşamasında etkilenen atmosfer elementleri de bu renkli ışıkları meydana getiriyor.
Kuzey Amerikan Uzay Araştırmaları Kurumu NASA, bu ışıkları incelemek için 2 Mart’da üst atmosfer katmanlarına bir dizi roket fırlattı. Alaska’nın Poker Flat Araştırma Üsssü’nden ardı ardına fırlatılan 3 roket, Ocak ayında benzer amaçla fırlatılmış diğer iki Black Brant IX model roketle beraber çeşitli gözlem cihazları taşıyor. Roketlerle atılan üç farklı türden ölçüm ve gözlem cihazı, Aurora Borealis ışıklarının yapısını ve atmosfere olan etkilerini anlamak için veri toplamada kullanılıyor.
NASA 19 Ocak tarihinde başlattığı ‘Kutup Gecesi Nitrik Oksit’ (PolarNOx) deneyleri boyunca bu ışıkları incelemeyi hedefliyor. Aurora Borealis fenomeni sırasında atmosfere nitrik oksit yayıldığı ama kutup geceleri boyunca bu elementin doğal olarak yok olmadığı saptanmış. Deneyleri gerçekleştiren ekip lideri Scott Bailey (Viginia Tech), oluşan nitrik oksitin büyük miktarlarda biriktiğine inandıklarını açıklıyor.
Bilimadamları atmosferde yoğun şekilde biriken nitrik oksitin ozon tabakasına direk zarar verdiğini meydana çıkartmış durumda. NASA da PolarNOx deneyleri ile Aurora Borealis sırsında atmosferde ne kadar nitrik oksit oluştuğunu ve hangi lokasyonlarda biriktiğini ölçmeyi hedefliyor. Deney ekipleri roketler sayesinde veri toplamada başarılı oldunduğunu açıklamışlar. Şimdi bu veriler üzerinde çalışılıyor, sonuçların yakın zamanda NASA tarafından açıklanması bekleniyor.